2 Ekim 2017 Pazartesi

BUDVA- PETROVAC


1 EYLÜL BUDVA

Budva benim için hayal kırıklığı maalesef bunu başta belirteyim. Ama gün güzel başlamıştı.
Güzel bir kahvaltıyla güne başladık.😋 Yaklaşık 5 Euroya kocaman bir sandviç yedik ve kahve içtik. Gayet doyurucu ve lezzetliydi. Hamur işinde başarılı oldukları iddiası doğruymuş. Onaylandı 😂👍


Buradan çıkıp daireye geçtik ama aman yarabbi adeta bir dağın eteklerinde kalıyoruz. Yokuş çık çık çık bitmedi. Neyse ayrıntılarla sizi boğmayayım. Her şey güzel başladı gibi diyelim ve buradan devam edelim. E geldik dinlendik dedik ne yapalım? Meşhur  Old Towna gitmeye karar verdik. Hayal kırıklığı burada başlıyor. Gitmeden okuduğum o güzelim tarih kokan sokaklar insanların gözüne Euro işareti olarak görülüyor sanırım.Bunun en basit örneği Old town çevresinde bir tur paralı. İçinde ne olduğunu bilmediğiniz yerler paralı. Gezebildiğiniz yerler sınırlı çünkü oralarda yaşayan insanlar rahatsız oluyormuş- turistik mekan olarak adlandıran bir bölgede açık gözüken sokakların kapatılması harikaydı.- ayrıca içinde dükkanlar olması doğal ama hiç mi otantik bir şey olmaz ! Kısacası manzarası dışında pek beğenemedim. Bana bu sokaklar tarih değil para koktu sadece. Üzgünüm Budva, doğanın sana verdikleri dışında ne hoşgörülü insanların ne de gezilecek bir yerin var. Yıllar önce Antalyaya gitmiştim eğer beklentiniz deniz kum güneşten ibaretse buraya kadar gelmenize inanın gerek yok.








Hiç eğlenmedik de değil yani ama mekanın bunda katkısı çok değildi.😂

Deniz gerçekten pırıl pırıldı lakin girebilene 😑



Unutmadık!!😎


Benekli Baykuş ifşa ediyor !! şok şok şok !
Birazdan anlatacağım olayın geçtiği yer burası.😒 Amcanın konumuzla alakası yok 😃 
 Bir cafeye oturduk (👆)ama şanslı günümüzdeydik sanırım garson bir cins çıktı.
Gereksiz bir yılışıklık vardı kendisinde .Siparişi aldı getirmesi ayrı dert. Limonata söyledik. İnanır mısınız sipariş geldiğinde acaba onlarda lemonade demek limonlu su mu demek diye meraklanıp sözlükten kontrol ettik.Çünkü önümüze limonata gelmedi. Ona limonata demek içtiğimiz nice güzel limonatalara hakaret olurdu.Yani acım büyük anlayın.  Buradan çıkıp sağ salim döndük.( limondan tansiyonumuz çıkmış /inmiş olabilir oraları hatırlayamıyorum ama yaşıyoruz canımm amann) Akşam için marketten çorba aldık çünkü boğazımızdan sıcak bir şey geçsiz istedik çok mu? 😃Yani bir de  akşam yemeği çok ucuza geldi birer kahve de aldık. Ama doyduk mu? Doyduk ohh mis😁
Ertesi sabah denize girmeye karar verdik. 2 eylül sabahını da burada anlatayım zira hayal kırıklığımı daha net anlayabilesiniz. 
O güzelim denizin tertemiz olmasının sebebi insanların denize girememesiymiş! Her yer kaya hani yürürsünüz bir yerden sonra kum olur ya yok öyle birşey😒bunda Budvanın suçu yok o kadar dağ var deniz ne yapsın! Haliyle düşe kalka girdiğimiz denizden dalamadan -kafamızda herhangi bir delik açmamak için-  düşe kalka çıktık. Gün için kötü bir başlangıç. E tabi ki herkesin deneyimi farklı olabiliyor siz gittiğinizde tamamen farklı bir Budva ile karşılaşabilirsiniz kendi deneyiminiz benimkinden daha güzel olabilir.Ama ben pek beklediğimi alamadım.
2 EYLÜL PETROVAC
Petrovaca giderken içimde hiç heves yoktu. Bunda Budvanın bende yarattığı hayal kırıklığının etkisi büyük tabi. Ama bir şekilde hazırlandık ve otogara gittik. Şehir içi ulaşım olduğu için 3 Euroya biletimizi aldık.
Bakınız:


 30-40dk sonra bu şirin kasabadaydık. Gerçekten anlatıldığı kadar hoş bir yerdi. eskiden balıkçı kasabası olan bu köy şimdi zeytincilikle geçiniyormuş. Zeytinleri cidden lezzetli aynı bizimki gibi 😏😎 Ne de olsa aynı bölgede sayılırlar.
Tam biz dolaşırken yağmur bastırdı. Ben tam , Cidden mi? Yani biz mi ? Seçilmiş kişiler miyiz? Her şey mi bizi bulur gibi isyanlara girecekken, beni yemek teklifi ile sakinleştirdiler :D 
Zaten ufak bir kasaba olduğu için  1-2 saat gezip yemek yeyip dönmeyi planlamıştık yağmurda bastırınca yemek kısmını biraz öne almış olduk. Hızlıca güzel bir pizzacı aradı gözlerimiz vee işte Mtv cafe ile orada yollarımız kesişti. Size şunu söyleyebilirim ilk kez içinde hiç et ürünü bulunmayan bir pizzaya bayıldım 😋 Karadağ İtalyaya yakın olduğu için pizzaların benzediğini duymuştum ama  ne yalan söyleyeyim bu kadar iyi bir şey yemeği beklemiyordum😂
Burada bir margarita ve bir sebzeli pizza ortaya aldık.


Gayet doyurucu ve lezzetli oldu. Yazarken bile ağzım sulanıyor.😂neyse konuya dönelim. Niyetim size gece gece pizza söyletmek değil 😂 Biz pizzanın yanına kolada aldık ve hepsi 18.60 euro tuttu. Bu fiyatlar kafanızda birkaç şeyi oturtmanıza yardımcı olabilir. 

Ayrıca sabah kahvaltılarıı Pekara denilen fırınlardan çok ucuza getirebilirsiniz biz öyle yapmayı tercih ettik. Örneğin bu sabah 2.50 euro ya 3 kişi kahvaltı yapmış olduk.

Yağmur biraz dinince kalkıp yola düştük. Yağmur yağıyordu ama bu fotoğraf çekilmeye bir engel değildi.





Ve yağmurun bile engel olamadığı o poz 💪

Dolana dolana otogara geçtik. Ama manzaranın çok iyi olduğunu belirteyim. Kısacası Petrovac bana çok iyi geldi. Huzur, sakinlik seven biriyseniz sizde burada güzel vakit geçirebilirsiniz. Umarım keyifli vakit geçirmişsinizdir. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere...
BENEKLİ BAYKUŞ

23 Eylül 2017 Cumartesi

31 AĞUSTOS BELGRAD-NOVİ SAD- BUDVA

31 AĞUSTOS BELGRAD-NOVİ SAD-BUDVA
Sabah erken kalkıp odadan çıkış yaptık. Belgradda kahvaltı yaparak güne başlamaya karar verdik. Apartmanın yakınında bulunan Roll bar adlı Cafede birer tavuklu sandviç ve birer macchiato içtik. Bunlarda sadece 450RSD tuttu.





 Ayrıca hem Sırbistan hem Karadağ’da ne çeşit kahve içerseniz için yanında 1 bardak soğuk su ikram ediyorlar. Bu benim çok hoşuma gittiği için özellikle belirtmek istedim. Para değeri düşük olsa da bir suya 50Rsd vermek çok zor oldu benim için sanırım 50tl veriyormuşum gibi hissettiğim için zor oldu.🙈Kahvaltıdan sonra bir sonraki durağımız olan Novi sada geçmek için otogara gittik. Şimdii burası önemli bir nokta çünkü otogar Türkiyedeki gibi değil. Ortak bir alanda tüm firmaların bileti satılıyor. Ve saatine göre alıyorsunuz yani firmayı değil gideceğiniz saati seçiyorsunuz. Şehir içi ulaşım kişi başı 750RSD tuttu, yolculuksa bir buçuk saat sürdü







Novisad güzel bir şehir vaktiniz varsa burada zaman geçirebilirsiniz. Biz meydana giderken bir turist ofisi gördük tatil süresince uğradığımız ofisler arasında en ilgilileri ve en iyileriydi. Karadağ’dakiler harita şurada deyip baştan savdılar pek ilgili yada kibar olduklarını söyleyemeyeceğim.- ve ordan edindiğimiz bilgilerle rotamızı belirledik. Sırt çantalarımız olduğu için çok sık mola vererek gezdik.
 Meydan da bir cafede çilekli limonata (185RSD) içip ücretsiz wifi dan yararlandık.😈😈 
Çok yorulup susadığım için fotoğrafını çekmeyi unutmuşum ondan azcık içmiş hali bu 🙈😂

Hedefimiz olan Petrovaradin kalesine doğru ilerlerken görkemli bir kiliseyle karşılaştık.bu kilisenin adı Meryem. 



Biz gittiğimizde kilisenin etrafında süslemeler ve önünde Pazar alanı gibi tezgahlar vardı. Etrafta da dolanan geleneksel kıyafetler giymiş insanlar.. tam o sırada pankartlardan birinde 16 years yazısını gördüm. Dedim ki heh bir şeyin 16. Yılı ve biz kutlamaya denk geldik! Yaşasınnn!! Ben böyle kendi kendime sevinirken sevgili ablam gidip burada ne olduğunu sormuş ve film çekildiğini, her şeyin dekor olduğunu öğrenmiş. Bunun üzerine hızlıca uzaklaşıp yolumuza devam ettik. 

Her yere yürüyerek gittiğimiz için birazcık şaftımız kaysa da gezinin keyfinin böyle çıktığını düşünüyorum. Kaleye tırmanırken yolda şemsiyeler gördük içlerine resimler koyup iki ev arasına asmışlardı


Bu kalede güzel vakit geçirdik manzara görülmeye değerdi. hatta ben susayım resimler konuşsun😃





 Bu pozda bakınca pek anlamlı gelmese de bizim gezi boyunca tekrarladığımız bir poz oldu. ileri ki yazılarda bunun bir çok örneğini göreceksiniz😂

Orada bulunan bir cafeye oturup manzaraya karşı yemek yiyelim dedik. Biz öyle dedik ama manzara olunca fiyat iki katı oluyormuş o yüzden usulca yemek menüsünü bırakıp kahve 3 latte ve ortaya 1 pasta aldık. Paramız anca buna yetti 😭😛 şaka şaka o kadar para vermeye lüzum yok diye vazgeçtik. Normalde 600 dinara yiyebileceğiniz bir tabağa 2000 dinar verirseniz biraz kötü hissedebilirsiniz. 

Görebileceğiniz üzere kahve ve su 💘

Burada da dinlendikten sonra bekle bizi Budva diyerek tabanvay ile otogara geçtik evet efendiler ayaklarımızdaki yaralar bundandır.😃 Novisad-Budva otobüs bileti için 25 euro ödedik. Ve akşam yemeğimiz için ayak üstü yemelik iki çeşit börek aldık. Porsiyonlar çok büyük o yüzden 1 dilim börek alıp 3e böldürdük ve gayet doyurucu ve ucuza denk geldi.
 Ve otobüs. JADRAN. JADRAN, JADRANN, OF Kİ NE OF! Bana kalırsa otobüs firmasının ne olduğunu sorun jadransa gitmeyin. Anlayacağınız üzere otobüsten nefret ettim. Çok eski tamam orasını biliyoruz zaten ama insanlarda aşırı kaba. Koltuk aralığı zaten yok gibi birde önümdeki ablanın koltuğunu yatırmasıyla kucağıma yattı saçını okşadım masal filan anlattım diyemiyorum. Çünkü bildiğiniz koltuk savaşı verdik. O ve rahatına düşkünlüğü, ben ve kangren olma riski taşıyan ayaklarım. Hadi bunu da bir yana koydum. Benim uzun yolculukta en sevdiğim şeylerden biri muavin yaklaşır ve sorar içecek bir şey alır mıydınız? Ah canım ya nerde bu kibarlık! Adama koltuk numarası soruyoruz omuz silkiyor. Hani ölüyorum desem omuz silkip yerine dönecek. E haliyle 13 saatlik yolda bir su verenimiz de olmadı kısacası eğer jadranla giderseniz orası survivor, kendi başınasınız. Neyse şaka bir yana herkes durumu bildiğinden hazırlıklı gelmiş ama nasıl bir hazırlık. Yan tarafımda oturan çocuk kol boyunda bir sandiviç almış yiyor. Güzel afiyet olsun ama koltuk aralığı dar demiştim ya sığamadığı için bana dönük olarak yiyor hani kafasını döndürse bir ısırık alacağım mesefade sandivici. Aslında bunu yapıp hayatının şokunu yaşatabilirdim😈 ama nezaket seviyem buna müsaade etmedi.
 Anlayacağınız üzere 13 saat süren havalandırmasız bir otobüs yolculuğundan sonra ölmüş ruhlarımızı arabadan indirip Budvaya merhaba dedik.😫
Diğer günler için takipte kalın 😉
BENEKLİ BAYKUŞ